İlber Ortaylı'ya yanıt!

Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın, konuşmasında Annan Planı’na evet diyenler için yaptığı "hain ve zekasızdır” açıklaması derin bir üzüntü ve öfke yaratmıştır. KKTC halkının demokratik bir ortamda verdiği karara yönelik yapılan bu sert ve küçümseyici dil, sadece nezaket sınırlarını değil, akademik sorumluluğun da ötesine geçmiştir.

Jun 13, 2025 - 07:07
Jun 13, 2025 - 07:09
İlber Ortaylı'ya yanıt!
           
               

Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın, konuşmasında Annan Planı’na evet diyenler için yaptığı "hain ve zekasızdır” açıklaması derin bir üzüntü ve öfke yaratmıştır. KKTC halkının demokratik bir ortamda verdiği karara yönelik yapılan bu sert ve küçümseyici dil, sadece nezaket sınırlarını değil, akademik sorumluluğun da ötesine geçmiştir.

2004 yılında yapılan bu referandum, KKTC halkı için kolay bir karar süreci değildi. Her iki tercih de (evet ya da hayır) kendi içinde ağır sorumluluklar, belirsizlikler ve duygusal yükler taşıyordu. Halkın yüzde 65’e yakın bir kısmı, izolasyonların kalkacağı, uluslararası meşruiyetin sağlanacağı umuduyla referandumda “evet” dedi. Bu tercih, ne “hainlik”le ne de “zeka” seviyesiyle ölçülemez. Söz konusu karar; halkın içsel muhakemesiyle, deneyimleriyle ve tarihsel arka planıyla şekillenmiştir.

Prof. Ortaylı’nın açıklaması; halkı aşağılayan, küçük düşüren, kolektif bir kararı kişisel hakarete dönüştüren bir tutumdur. Akademisyen kimliğe ve entelektüel saygınlığına yakışmaz. Herkes her konuda eleştiri yapılabilir; fakat bu eleştirilerin sorumluluğu vardır. İnsanları verdikleri kararlardan dolayı suçlamak, hainlik ve zekâsızlıkla yaftalamak, fikirsel tartışmayı susturur, duygusal yaralar açar.

KKTC halkı büyük fedakârlıklarla ayakta kalmayı başarmış, başarmaya da devam bir toplumdur. Referandumda yaptığı tercih, yalnızca bir barış umudunun değil, aynı zamanda uluslararası tanınma, ekonomik kalkınma ve kuşatılmışlıktan çıkma arzusunun sonucudur. Bu arzuyu küçümsemek, halkın iradesine yapılmış büyük bir saygısızlıktır. Kararın yanlış ya da doğru olduğu tartışılabilir, ancak bu kararın sahibi halktır ve ona duyulması gereken şey sadece eleştiri değil, aynı zamanda saygıdır.

Her defasında KKTC'yi kendi içinde aldığı kararlarla yargılamak yerine, o kararların nedenlerini anlamaya çalışmak daha yapıcı bir yaklaşım olacaktır. Kıbrıs sorunu çözülmemişken, eski defterleri üstelik bu denli bir saygısızlıkla açmak, çözüm arayışına değil, yeni bölünmelere neden olur.

Günün sonunda, Prof. Ortaylı’nın sözleri ne ifade özgürlüğüyle, ne akademik özgürlükle ne de toplumsal sorumlulukla açıklanabilir. Hiçbir birey ya da topluluk, tercihlerinden dolayı aşağılanamaz. Kıbrıs Türk halkı onurlu, bilinçli ve tarihsel sorumluluğunun farkında olan bir halktır. Şimdi Kuzey Kıbrıs halkına düşen en önemli şey, aldığı kararlara sahip çıkmak, yapılan bu hakarete zemin hazırlayan ve günün sonunda sessiz kalan kişi ya da kişilere hesap sormaktır.

What's Your Reaction?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow