3 MAYMUN

Tanıyor musunuz bu maymunları?
Hani bizzat şahit olduğu onca şeye rağmen, gördüğünü görmezden, duyduğunu duymazdan gelen, söylenecek onca şeye rağmen susup, sessiz kalan maymunlardan bahsediyorum size.

Kesin tanıyorsunuzdur!
Hatta “isim verin” desem, eminim bir sürü isim de verebilirsiniz.
Fakat yine en az adım kadar eminim ki, vereceğiniz isimlerin tamamı, iş size geldiğinde kayıtsız kalanlardır.
Aksi halde muhakkak siz de onlara karşı kayıtsız kalırdınız.
Çünkü dostlar, kabul edelim ki biz insanlar haksızlıklara ancak sıra kendimize geldiğinde tepki veriyoruz.
Yoksa neden bize dokunmayan yılanların binlerce yıl yaşamasına müsaade edelim?
Ateş bile düştüğü yeri yakarken, biz neden durup dururken şahsımızı ilgilendirmeyen meselelere kafa yoralım, müdahale edelim?
Değil mi?
Öyle tabi…
Neden?
Çünkü bizden “adam olmaz”!
Çünkü biz, yanı başımızda yaşanan adaletsizliklere gözlerimizi kapatan, söylenebilecek onca şeye rağmen susan ve hatta bu konuda konuşanlara dahi kulak tıkayan insanlık evrimini tamamlamamış maymunlarız…
Ben merkezli maymunlar!
Sadece ben…
Öyle sığ, öğle korkak, öyle üç kağıtçıyız ki, haksızlıklara kayıtsız kaldığımız yetmez gibi bir de tarafız!
Zulüm edenlere…
Alkış tutan mı dersin, sırt sıvazlayan mı…
Çok şükür, hepsi var bizde.

Lakin çok sevgili maymun dostum, benden duymuş olma ama senden sonrası da var!
Öyle uzaklara da bakma, beşiğinde uyuyan yavruna bak ve unutma!

Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, çıkmaz bu karanlıklar aydınlığa!